Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Başkanlığı, “11 Nisan Dünya Parkinson Günü” dolayısıyla bir açıklama yaptı.
11 Nisan Dünya Parkinson Günü dolayısıyla yapılan açıklamada;
Parkinson hastalığı tipik olarak orta ve ileri yaşın hastalığıdır. Parkinson hastalığının yavaş ilerleyici, beyin hücrelerinde kayıp ile seyreden hareket bozukluğu ön planda olan bir beyin hastalıdır. Bundan 200 yıl önce 1817 yılında İngiltere’de bir hekim tarafından ilk kez teşhis edilmiştir. Parkinson hastalığı Alzheimer hastalığından sonra en sık görülen nörodejeneratif hastalıktır. Parkinson hastalığının en erken belirtileri enterik sinir sistemi, alt beyin sapı ve koku yollarında ortaya çıkar, koku duyusu kaybı veya azalması, uyku bozuklukları ve kabızlık, sonraki aşamada ise titreme ve hareketlerde yavaşlama gibi motor belirtiler görülür. Hastalığın tanısı genellikle motor belirtiler ortaya çıktıktan sonra konur. Hastalık genellikle orta ve ileri yaş hastalığıdır ancak genç yaşlarda da başlayabilmektedir. Yaşlanma ile görülme sıklığının artmaktadır. Erkek cinsiyette görülme sıklığı daha fazladır.
Türkiye’de 160 bin civarında Parkinson hastası vardır ve artan yaşlı nüfusa bağlı olarak; önümüzdeki yıllarda bu rakamın çok daha üstüne çıkacağı tahmin edilmektedir. Bu nedenle bu hastalığın farkındalığını toplum bazında artırmak, erken tedavi sürecini başlatmak ve hastaların fiziksel olarak özürlülüğünü en aza indirmek gerekmektedir.
Parkinson hastalığının tedavisinde ağızdan alınan ilaçlar en temel ve en yaygın yöntemdir. Hastalığın ileri evrelerinde, uygun hastalarda cihaz destekli tedaviler (Derin Beyin Stimülasyonu, İntestinal Jel ve cilde yerleştirilen ilaç pompası) de mevcuttur. Ancak ileri tedavilerin tecrübeli üst merkezlerde uygulanması gerekmektedir. Hastalığın kesin tedavisi yoktur ancak iyi düzenlenmiş tedavi rejimi ile birçok hasta bağımsız bir şekilde hayatını sürdürebilmektedir. Mevcut cihaz destekli tedavilerin üçü de Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji bölümünde uygulanmaktadır.
Hastaların yaşam kalitesini yükseltmenin sadece ilaç ve cerrahi tedavi gibi yöntemlerle mümkün olmayıp, hasta ve hasta yakınlarının da sürece katkısı çok önemlidir. Hareket, denge, konuşma, beslenme ve dayanışma gibi konularda hasta ve hasta yakınlarının çözümün bir parçası olması gerekmektedir. Parkinson’un zorlukları birliktelikle daha rahat aşılacaktır.
Hastalığın temel belirtileri: Hareketlerde yavaşlama (en belirgin belirti), titreme (genellikle tek taraflı), yürüme sırasında kolların sallanmaması (genellikle tek taraflı), yüzde mimiklerin azalması, kısık sesle ve monoton konuşma, el yazısında küçülme, öne eğik postürde duruş ve yürüyüş, kabızlık, kas krampları, depresyon ve ağızdan salya akması sayılabilir. Koku almada azalma, depresyon, uyku bozuklukları, gece uykularında bağırıp çağırma gibi motor olmayan özellikler hareketlerin yavaşlamasından yıllar önce ortaya çıkabilir. Ayrıca fizik tedavi ve düzenli egzersizlerde ilaçlar kadar önemli yer tutmaktadır.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji AD.